ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA SÖZLEŞMESİ
Hukukumuzda sözleşme çeşitliliği oldukça fazladır. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi de Türk Borçlar Kanunu’muzda düzenlemiş bir sözleşme türüdür. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, sosyal bir gereklilik ve insan ilişkilerinin bir sonucu olarak, hayatımızda ve hukukumuzda kendine yer edinmiştir. Bu sözleşme çeşidi eskiden çok yaygın olmasa da insan ilişkilerinin giderek güven üzerine kurulmasının bir zorunluluk olmasıyla günümüzde çokça kullanılan bir sözleşme haline gelmiştir. Hayatının büyük bir kısmını yaşamış ve artık bakılmaya ve gözetilmeye ihtiyacı olan insanların, bu ihtiyaçlarını karşılamak maksadıyla bir karşılık vererek yaptıkları, taraflara karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmedir. Fakat sözleşmenin yapıldığı sırada bakım alacaklısının hasta ve bakıma muhtaç olması gerekmemektedir. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, TBK 611-619.maddeleri arasında düzenlemiştir. TBK madde 611 şöyledir; “Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Bakım borçlusu, bakım alacaklısı tarafından mirasçı atanmışsa, ölünceye kadar bakma sözleşmesine miras sözleşmesine ilişkin hükümler uygulanır.” Kanun hükmünden de anlaşıldığı üzere sözleşmenin iki tarafı bulunmaktadır.
Sözleşmenin Tarafları
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi her iki tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir. Sözleşmenin bir tarafı bakım borçlusu, diğer taraf ise bakım alacaklısıdır. Bakım borçlusu, sözleşme gereğince bakım alacaklısının ölümüne kadar ona bakma, gözetme borcu altına giren kişidir. Bakım alacaklısı ise sözleşmede kararlaştırılan bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini bakım borçlusuna devretme borcu altına girmiş olan kişidir
Sözleşmemin Türleri
İki türlü ölünceye kadar bakma sözleşmesi vardır. TBK madde 611/2’de “Bakım borçlusu, bakım alacaklısı tarafından mirasçı atanmışsa, ölünceye kadar bakma sözleşmesine miras sözleşmesine ilişkin hükümler uygulanır.”demiştir. Bu madde dikkate alındığında, bakım alacaklısı kendi borcunu ölüme bağlı bir tasarrufla yerine getirecekse miras hukuku nitelikli ölünceye kadar bakma sözleşmesi söz konusu olur ve miras hukuku hükümleri uygulanır. Lakin, bakım alacalısının borcunu, sağlararası bir kazandırmayla yerine getirirse yani borcunu ölmeden önce yerine getirirse,borçlar hukuku nitelikli ölünceye kadar bakma sözleşmesi söz konusu olacaktır, dolayısıyla borçlar hukuku hükümleri uygulanacaktır. Borçlar Kanunu’na göre bakım borçlusuna bir taşınmazını devretmiş olan bakım alacaklısı, haklarını güvence altına almak isterse, bu taşınmaz üzerinde yasal ipotek hakkına sahip olduğu için taşınmaz üzerine ipotek koyabilir.
Sözleşmenin Geçerlilik Şartları
Borçlar Kanununa göre ölünceye kadar bakma sözleşmesi miras sözleşmesi şeklinde yapılmalıdır. Türk Medeni Kanunu’na göre ise miras sözleşmesinin geçerli olması için resmi vasiyetname şeklinde düzenlenmesi gerekmektedir. Resmi Vasiyetnamenin ne şekilde yapılacağı MK 532. maddede düzenlenmiştir; “Resmi vasiyetname, iki tanığın katılmasıyla resmi memur tarafından düzenlenir.
Resmi memur, sulh hakimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli olabilir.” Kanunda belirtilen bu şekil, geçerlilik şartı olup farklı bir şekilde yapılan sözleşme geçersiz olacaktır. Dolayısıyla sözleşmenin miras sözleşmesi şeklinde yapılması nedeniyle miras sözleşmesinin geçerliliği konusunda Medeni Kanunda bulunan miras hükümleri dikkate alınacaktır. Borçlar Kanunu 612/2 ‘de bir istisna öngörmüştür: “Sözleşme, Devletçe tanınmış bir bakım kurumu tarafından yetkili makamların belirlediği koşullara uyularak yapılmışsa, geçerliliği için yazılı şekil yeterlidir.” Bu hükme göre bakım borçlusu eğer bir devletçe tanınmış bir bakım kuruluşu ise sözleşmenin miras sözleşmesi şeklinde yapılmasına gerek yoktur, adi yazılı şekilde yapılması halinde de geçerli kabul edilecektir. Sonuç olarak sözleşmenin MK 532.maddesine uygun olarak resmi vasiyetname şeklinde yapılması gerekmektedir. Bakım alacaklısı mutlaka gerçek bir kişi olmalıdır. Borçlar Hukuku nitelikli bir ölünceye kadar bakma sözleşmesinde, bakım alacaklısının kısıtlı veya küçük olması durumunda kısıtlının veya küçüğün yasal temsilcilerinin sulh ve asliye mahkemelerinden izin alması gerekmektedir. İzin alınmaması halinde sözleşme sonuç doğurmayacaktır.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinin Konusu
Sözleşmenin konusu taşınır veya taşınmaz her türlü mal olabilir. Sözleşmeye konu mal, sözleşmenin yapılması sırasında bakım alacaklısının mülkiyetinde olamayabilir. Bakım alacaklısı gelecekte bu malın mülkiyetinde olacağını düşünüyorsa sözleşemeye konu edilebilir.
Bakım Borçlusunun Borçları
TBK madde 614’e göre “Bakım alacaklısı, sözleşmenin kurulmasıyla bakım borçlusunun aile topluluğuna katılmış olur. Bakım borçlusu, almış olduğu malların değerine ve bakım alacaklısının daha önce sahip olduğu sosyal durumuna göre hakkaniyetin gerektirdiği edimleri, bakım alacaklısına ifa etmekle yükümlüdür. Bakım borçlusu, bakım alacaklısına özellikle uygun gıda ve konut sağlamak, hastalığında gerekli özenle bakmak ve onu tedavi ettirmek zorundadır.”demiştir. Maddeye göre bakım borçlusuyla, bakım alacaklının aynı evde kalması öngörülmüştür. Fakat bu kuralın aksi sözleşmede kararlaştırılabilir.
Bakım Alacaklısının Borçları
Bakım alacaklısı, sözleşmede bakım borçlusuna vermeyi kararlaştırdığı malları devretme borcu altındadır. Sözleşmenin konusu eğer bir taşınmaz ise, tapu siciline tescil ile, taşınırsa zilyetliğin devriyle, alacaksa alacağın temlikiyle bakım borçlusuna devredilmesi gerekmektedir.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinin İptali ve Tenkisi
Bakım alacaklısı, bu sözleşme nedeniyle kanuna göre nafaka yükümlüsü olduğu kişilere karşı yükümlülüğünü yerine getirme imkânını kaybediyorsa, bundan yoksun kalanlar sözleşmenin iptalini isteme hakkına sahiptirler. Hakimin sözleşmenin iptali konusunda takdir hakkı bulunmaktadır. Hâkim, sözleşmenin iptali yerine, bakım borçlusunun ifa edeceği edimlerden mahsup edilmek üzere, bakım alacaklısının nafaka yükümlüsü olduğu kişilere nafaka ödemesine karar verebilir. Muris ölünceye kadar bakma sözleşmesinde açıkça mirasçılarının saklı payları ihlal kastıyla hareket ederse yaptığı ölünceye kadar bakma sözleşmesi tenkise tabidir.
Genel Sona Erme Sebepleri
Özel Sona Erme Sebepleri
1)Süre vermeksizin Sözleşmenin Sona Erdirilmesi
2)Süre Verilerek Sözleşmenin Sona Erdirilmesi
Sonuç itibariyle ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA SÖZLEŞMESİ VE BU SÖZLEŞMEDEN KAYNAKLANAN DAVALAR oldukça detaylı ve önemli konular olup muhakkak bir uzman avukat aracılığıyla takip edilmelidir ki herhangi bir hak kaybı yaşanmasın. Alanya Hukuk Bürosu alanında uzman avukatları ve hukuki danışmanları aracılığıyla ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA SÖZLEŞMESİ YAPIMINDA VE UYUŞMAZLIKLARINDA müvekkillerine profesyonel avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmeti sağlamaktadır.