ÇALIŞMA İZNİ
Yabancı çalışma izni, Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından düzenlenen ve geçerli olduğu süre içinde yabancıya Türkiye’de ikamet etme ve çalışma hakkı veren bir izin türüdür. Yabancıların Türkiye’de bulunan bir işte hukuka uygun olarak çalışabilmeleri, Çalışma ve Sosyal Güvelik Bakanlığı ya da Türkiye temsilcilikleri tarafından çalışma ve ikamet hakkı içeren izin belgesinin verilmesi ile mümkündür. Aksi takdirde Yabancı çalışma izni olmaksızın yabancı işçi çalıştırmak hukukumuzda suç olarak kabul edilmekte ve Bakanlık tarafından yapılan denetlemelerde bu hukuksuzluğun tespiti halinde, yabancı sınır dışı edilmekte ve işverene bazı yaptırımlar uygulanmaktadır. Yabancılara tanınan çalışma izni, 4817 Sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun’da düzenlenmiştir. Bu kanuna göre, Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe, yabancıların Türkiye’de bağımlı veya bağımsız çalışmaya başlamadan önce izin almaları gerekmektedir.
Çalışma İzni Nasıl Alınır?
Yabancı uyruklu kişi, şayet Türkiye’de geçerli bir ikamet iznine sahipse doğrudan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına; mevcut bir ikamet izni yoksa çalışma izni başvurusunu sürekli olarak ikamet ettikleri ülkedeki Türkiye Cumhuriyeti konsolosluklarına veya büyükelçiliklerine yapması gerekmektedir. Doğrudan Bakanlığa yapılacak olan başvuruların, işveren tarafından e-Devlet sistemi üzerinden elektronik imza ile yapılması gerekmektedir. Konsolosluk veya büyükelçiliklerine yabancı tarafından başvurulması halinde verilen referans numarası ile birlikte Türkiye’de bulunan işveren tarafından yine online sistem üzerinden çalışma izni başvurusu yapmalıdır. Konsolosluk veya büyükelçilik tarafından alınan başvurular doğrudan Bakanlığa iletir ve Bakanlıkça yapılan değerlendirmeler sonucunda çalışma izni verilmesine engel bir durum saptanmadığı takdirde, yabancıya çalışma izni verilir. Yabancı uyruklu kişiler, konsolosluklardan veya büyükelçilikler tarafından verilen çalışma izninde yer alan süre boyunca Türkiye’de kalıp çalışabilirler. Türkiye’de en az altı ay süreli ikamet izni almış ve bu izin süresi sona ermemiş olan yabancılar veya bunların işverenleri, doğrudan Bakanlığa başvuru yapabilirler.
Çalışma İzni Uzatma Başvurusu
Çalışma iznini uzatmak isteyen yabancı veya işvereni tarafından, çalışma izni süresinin dolmasına altmış gün kalmasından itibaren ve her koşulda çalışma izni süresi dolmadan başvuru yapılması gerekmektedir. Kanunda belirlenen sürenin sona ermesinden sonra yapılan başvurular Bakanlıkça reddedilmektedir. Çalışma izninin uzatılması isteği, yabancı veya işvereni tarafından doğrudan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bildirilmesi gerekmektedir.
OTURUM İZNİ
Yabancıların, Türkiye’de vize sürelerinden daha uzun süre kalabilmeleri için yetkili makamlara başvurarak oturum izni(ikamet izni) almaları gerekmektedir. Oturum izni, Türkiye’de ikamet eden yabancıların tespit edilebilmesi için büyük önem arz eder. Türkiye’de, 90 günden fazla kalmak isteyen yabancıların oturum izni almaları zorunludur. İkamet izni verilmesinden itibaren altı ay içinde bu hakkın kullanılması gerekmektedir. Aksi takdirde verilen oturma izni geçersiz olmaktadır. Yapılacak olan başvurunun sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi için yabancının, ilk olarak hangi amaçla Türkiye’de kalmak istediğinin saptanması gerekmektedir.
Oturum İzni Nasıl Alınır?
Yabancı yurt içinde başvuruda bulunacak ise Valiliklere; yurt dışında ise vatandaşı olduğu ülkedeki konsolosluklara başvuru yapabilir. Şartları sağlandığı takdirde elektronik ortamdan da başvuru alınabilmektedir. Oturum izni başvuruları; yabancı, onun yasal temsilcisi veya avukatı aracılığıyla yapılabilmektedir. Fakat oturum iznine sahip olup ve oturum iznin süresinin uzatılmak durumunda olunması halinde oturum süresinin bitmesine en geç 60 gün kala başvurunun yapılması gerekmektedir. Oturum izninin uzatılması başvurusunun yapılma süresi kalan süreden 60 günden daha az ise talep usule uygun şekilde yapılmamıştır gerekçesiyle reddedilebilir veya talep sonucu netleşene kadar geçici oturum izin belgesi talep eden adına düzenlenebilir.
VİZE
Bir ülkenin sınırları içine yabancıları almadan önce, yabancıların kimliğini taşıdığı ülkeye ve sahip olduğu pasaportun sınıfına bağlı olarak ülke sınırlarında seyahat edebilmeleri adına şart koştuğu giriş iznidir. Bu bağlamda, umuma açık pasaport hamilleri Türkiye sınırlarından giriş yapabilmeleri için Türkiye Büyükelçiliğinden, Türk Konsolosluklarından, Türkiye hudutları ve gümrüklü sahalarından veya e-vize internet portalı (https://www.evisa.gov.tr) üzerinden gerekli vize işlemlerini yaptıktan sonra elde edecekleri vize sonrası Türkiye sınırları içinde seyahat edebilmektedir.Ancak vize almış olmak mutlak biçimde ülkeye giriş hakkını sağlamamakla birlikte taraf olunan anlaşmalar ve Cumhurbaşkanlığı kararıyla vizeden muaf tutulan ülkelerin vatandaşları, gerekli çalışma izni veya oturum izni olanlar, 29/07/1950 tarihli ve 5682 sayılı Pasaport Kanuna göre tabiiyetsiz (herhangi bir uyruğa sahip olmayan) olarak atfedilen ve geçerliliğini yitirmemiş yabancılara mahsus damgalı pasaport sahipleri,29/05/2009 tarihli 5901 sayılı Türk vatandaşlığı Kanunun 28 inci maddesine göre çıkma izni almak suretiyle Türk vatandaşlığını kaybeden kişiler, mücbir nedenlerle Türk hava ve deniz limanlarını kullanmak zorunda kalan taşıtlardaki yabancılardan liman şehrine çıkacak kişilerden, 72 saati geçmemek kaydıyla turizm amaçlı deniz limanlarına gelip civar illeri gezecek kişiler vize zorunluluğundan muaf tutulur.
Vizenin aktif olmasının yanı sıra, Türkiye sınırları içerisinde, kalınması planlanan ve belgelenen süre zarfına ek olarak pasaport sürelerinin geçerlilik tarihi en az 60 gün fazla olmakla birlikte 180 günlük zaman dilimlerinde 90 günden fazla kalınamaz. Vize verilebilmesi için bazı özel şartlar aranmaktadır. Bu bağlamda, talep edilen vize süresinden en az 60 gün daha uzun süreli pasaport veya dengi belge sahibi olmak, Türkiye’ye giriş yasağı bulunmamak, kamu düzeni veya güvenliği açısından risk teşkil etmemek, taraf olunan anlaşmalar uyarınca suçluların geri verilmesi esas olan suç veya suçlardan sanık veya hükümlü olmamak, kalınacak süre zarfı boyunca geçerli sağlık sigortasına sahip olmak, Türkiye’de bulunma amacını haklı sebeplere dayandırmak, kalınacak süre boyunca yeterli maddi imkana sahip olmak, vize ihlalinden veya önceki oturum izninden doğan alacakları ödemeyi kabul etmek sonucu şartları sağlamak durumundadır.
TÜRK VATANDAŞLIĞINI KAZANMA
Türk vatandaşlığı, Türkiye vatandaşı olmayan bir kimsenin kanunda yazan şartları yerine getirmesiyle kazandığı bir hukuki ve siyasi statüdür. Anayasanın 66.maddesinde Türk vatandaşlığı hususu düzenlenmiştir. Şöyle ki; “Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür. Türk babanın veya Türk ananın çocuğu Türktür. Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla kazanılır ve ancak kanunda belirtilen hallerde kaybedilir. Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz. Vatandaşlıktan çıkarma ile ilgili karar ve işlemlere karşı yargı yolu kapatılamaz.” denmek suretiyle Türk vatandaşlığının 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nda yer alan şartların yerine getirilmesi halinde kazanılacağı hükme bağlanmıştır.
5901 Sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 6. maddesine göre doğumla kazanılan Türk vatandaşlığı, yapılan bildirim neticesinde doğum anından itibaren hüküm ifade eder. Doğumla Türk vatandaşlığı kazanılmasında soy bağı ve doğum yeri büyük önem taşımaktadır.
Doğum sırasında anne ve babadan birinin Türk vatandaşı olması halinde, Türk vatandaşlığı başkaca bir işlem yapılmasına gerek olmaksızın kazanılır. Doğumun yurt dışında gerçekleşmesi bu durumda önem arz etmez.
Çocuğun evlilik dışı olması durumunda şayet ana Türk vatandaşı ise çocuk, doğum anından itibaren Türk vatandaşlığını kazanmaktadır. Babanın Türk vatandaşı olması durumunda çocuk ile baba arasındaki soy bağı kurulmasının sağlanması halinde, çocuk Türk vatandaşlığını kazanır. Türkiye’de doğmuş olan fakat anne ve babası belli olmayan, milli kanunlar gereğince vatandaşlık kazanamayan ve vatansız olan çocuklar doğumlarından itibaren Türk vatandaşlığını kazanırlar.
Genel yolla Türk Vatandaşlığının Kazanılması
Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 11. Maddesindeki şartları yerine getiren yabancılar Türk vatandaşlığını genel yolla kazanabilir.
İstisna Yolla Türk Vatandaşlığının Kazanılması
Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 12.maddesinde yer alan kişiler, millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir durumu bulunmamak şartıyla Cumhurbaşkanı kararı ile Türk vatandaşlığı kazanabilirler.
Türk Vatandaşlığının Yeniden Kazanılması
Türk Vatandaşlığı Kanunu’na göre millî güvenlik bakımından engel teşkil edecek durumu bulunmamak şartı ile Türkiye'de ikamet etme süresine bakılmaksızın İçişleri Bakanlığı’nın kararıyla;
Evlenme Yoluyla Kazanma
Yabancının bir Türk vatandaşıyla evlenmesi halinde doğrudan Türk vatandaşlığı kazanması mümkün değildir. Yabancının bir Türk vatandaşı ile evliliği en az 3 yıl sürmüşse ve evlilik hali hazırda devam ediyorsa yabancı, Türk vatandaşlığı kazanmak için sadece başvuru yapma hakkını elde eder. Vatandaşlık başvurusu yetkili makam tarafından incelenir ve İçişleri Bakanlığının başvuruyu kabul etmesi ile birlikte yabancı eş evlenme yoluyla Türk vatandaşlığını kazanır.
Bir Türk vatandaşı tarafından evlat edinilen ergin olmayan kişi, millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir hali bulunmamak şartıyla, karar tarihinden itibaren Türk vatandaşlığını kazanabilir. Ehliyet meselesi çocuğun milli hukukuna göre belirlenir.
Ana ve babası nedeniyle iradesi dışında Türk vatandaşlığından çıkan kişiler seçme hakkını kullanarak tekrar Türk vatandaşı olabilirler. Ana veya babalarına bağlı olarak Türk vatandaşlığını kaybeden çocuklar ergin olmalarından itibaren üç yıl içinde seçme hakkını kullanmak suretiyle Türk vatandaşlığını kazanabilirler.
Türk Vatandaşlığı İşlemleri İçin Nereye Başvurulmalıdır?
Türk vatandaşlığı işlemleri için İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüklerine, bazı durumlarda İçişleri Bakanlığı’na, yurt dışında ise Türk Konsolosluklarına ve elçiliklere müracaat edilmelidir.
Sonuç itibariyle Yabancıların Türkiye'de Uzun Süre Kalabilmesi oldukça detaylı ve önemli bir konu olup muhakkak bir uzman avukat aracılığıyla takip edilmelidir ki herhangi bir hak kaybı yaşanmasın. Alanya Hukuk Bürosu alanında uzman avukatları ve hukuki danışmanları aracılığıyla Yabancıların Türkiye'de Uzun Süre Kalabilmesi müvekkillerine profesyonel avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmeti sağlamaktadır.